Mats Eilertsen
Müzik yapmayı seviyorum. Müzik yaparken özgür olmayı seviyorum.
Bir notaya dokunduğunuzda aldığınız yanıt ya da tepki, sizi bir sonraki sesi üretmeye yönlendiriyor. Doğaçlarken umulan o büyü… icat etmek, yeniden icat etmek, yorumlamak, cümle kurmak, yeniden ifade etmek.
Almak, dinlemek, tepki vermek, yanıtlamak.
O ana. O anın içinde. Konuşmak. Sohbet etmek.
Ve sonunda yalnız kalırsınız: o anla, salonun atmosferiyle, dikkat kesilmiş ve beklenti içindeki dinleyicilerle.
Müzikte ifade özgürlüğü.
Benim için mesele; içimde bir müzik paleti taşıyor olmak: ezgiler, beceriler, sesler, hikâyeler, semboller ve hayal gücüyle dolu araçlar.
Peki, bunları yeniden nasıl müziğe dönüştüreceğiz?